28 Mart 2008 Cuma

"Soytarı" Cem, kırdı geçirdi

Beyoğlu Belediyesi ile TÜRSAK Vakfı’nın ortaklaşa düzenlediği “Yeşilçam Ödülleri”nin Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’ndaki gecesine giderken bu denli eğlenebileceğimi tahmin etmiyordum.
“Yeşilçam Ödülleri” ilk kez düzenlenen bir yarışma...
O nedenle bardağın boş değil de dolu yanına bakacağım...
Ödül töreninde sahnede olduğu birkaç dakika içinde söyledikleriyle salonda kahkaha fırtınası koparan Cem Yılmaz’la, daha önce onun hakkında “soytarı” diyen İlyas Salman’ı ilk kez aynı çatı altında görür de, yan yana getirmez mi magazinciler...
Tuhaf bir muhalif olan Salman’ın Yılmaz’ı görünce geri adım atacağını sananlar yanıldı.
Çünkü İlyas Salman, Cem Yılmaz’ın “soytarı”lığı konusunda kesin kararlıydı.
Salman bu kez sadece Yılmaz’a layık gördüğü unvanı biraz özelleştirdi:
“Memlekette soytarı çok ama bu en iyisi.”
Müjdat Gezen araya girip “Kültür sarayı soytarısı demek istiyorsun değil mi İlyas?” diye durumu idare etmeye çalıştı ama Salman, kendini salmıştı bir kere...
Salman, bu kez de Yılmaz’ın küpelerine taktı. Salman, “Küpelerin çok yakışmış. Karımı boşayıp seni alacağım” demesin mi?
Yılmaz da bunun üzerine , “Bu haberi verirken alt yazı kullanacaksınız, değil mi?” diyerek müsaade istedi.


Bergüzar’ı çıldırtan soru

Basın mensupları Korel’i, parmağındaki tek taş nedeniyle sıkıştırdıkça sıkıştırdı.
Korel, “Bu konuları konuşmayı sevmiyorum” deyip işi geçiştirmeye çalıştı ama ne fayda...
Genç oyuncu, parmağındaki tek taşın kendisini Tan Sağtürk’e nişanlayan bir yüzük olduğunu medya baskısıyla kerhen de olsa kabul etti.
Basın mensupları ile Korel arasındaki keyifli sohbet sürerken bir muhabir müthiş ilginç bir “iş kazası” yaptı.
Berrak Tüzünataç ile Bergüzar Korel’i karıştıran muhabir “Şehrazat”a “Son günlerde medyada Mahsun Kırmızıgül’le aşk yaşadığınız yazılıyor.
Bu konuda ne diyeceksiniz?” diye sorunca Korel’in sigortası attı.
“Bu nasıl soru? Bu ne biçim terbiyesizlik?” diyerek öfkeyle orayı terk etti.
Basın mensupları, genç meslektaşlarına yaptığı yanlışı anlatınca o da hemen soluğu Korel’in yanında aldı.Muhabir, “Sizi Berrak Tüzünataç’la karıştırdım, özür dilerim” deyip kendini affettirdi.
Kokteyl alanında benim tanık olduğum bu olay bile gecenin hayli renkli geçeceğinin habercisiydi...


Misbah Demircan coştu

Gece, Behzat Gerçeker ve Enbe Orkestrası’nın anlamlı müzik ziyafetiyle başladı.
Barkovizyonun bir yanında “Hababam Sınıfı”nın afişi, diğer yanında ise onun ölümsüz müziklerini besteleyen Melih Kibar’ın adı vardı.
Gece, Enbe Orkastrası’nın çaldığı “Hababam Sınıfı”nın müziğiyle başladı.
Enbe’nin davetlileri Yeşilçam’ın tarihine müzikli bir yolculuğa çıkarmasının ardından sunucu Meltem Cumbul sahneye teşrif etti.
Cumbul, TÜRSAK Başkanı Engin Yiğitgil’i, o da Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan’ı davet etti sahneye “Yeşilçam Ödülleri”nin manâ ve önemi hakkında bir konuşmaları için...Beyoğlu Belediye Başkanı’nın, “Yeşilçam’ın emekçileri bizden Yeşilçam’a sahip çıkmamızı istedi. Görevde bulunduğumuz dört yılda kaldırım taşlarını yenileyerek sinemaya hizmet edemeyeceğimizi anlayınca bu ödül törenine karar verdik.
Biliyorsunuz Turkcell’in merkezi de Beyoğlu’nda. Turkcell’e sponsor olmazsanız sizi buradan çıkarırız dedik, onlar da seve seve kabul etti” sözleri salondan müthiş alkış aldı. Çünkü salondakilerin çoğu sponsor firmadandı.


Kurtiz, eleştirisinde haklı

“Yaşamın Kıyısında” filmindeki performansıyla “En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu” ödülüne layık görülen Tunçel Kurtiz, salonda yoktu.Ama onun yerine ödülü almak için sahneye çıkan filmin yapımcısı Ali Akdeniz’in şu sözleri, salondakileri hem güldürdü, hem düşündürdü.
Akdeniz, “Tunçel Bey, filmdeki rolüyle Ankara’da da ödül almıştı. Orada ‘Filmlerde birilerine yardım ediyorum ama kime yardım ettiğimi bilmiyorum’ demişti. Buraya da gelse her halde aynı şeyi söylerdi” dedi...“Yaşamın Kıyısında” filmini izleyen biri olarak Kurtiz’e hak veriyorum.Çünkü o filmde Tunçel Kurtiz’den başka erkek karakteri yok ki başrolde...
O halde “yardımcı oyuncu” ödülü niye?


Broş gafı herkesi güldürdü

Gecenin sponsorlarından biri de Altınbaş’tı. Şirket, “En İyi Kadın Oyuncu” seçilene özel olarak tasarladığı “Yeşilçam Broşu” hediye edecekti.
“Mutluluk”taki rolüyle “En İyi Kadın Oyuncu” seçilen Namal, “Yeşilçam Ödülü”nü aldıktan sonra “Yeşilçam Broşu”nu takdim etmek üzere Altınbaş Genel Müdürü Attila Sezgin sahneye davet edildi.
Sezgin, “Altınbaş olarak ‘En İyi Kadın Oyuncu’ seçilen Nurgül Yeşilçay’a bir broş hazırladık” deyince Namal, mahcup bir şekilde, “Ben de isterdim burada olmasını” dedi.
Altınbaş’ın bu gafı salonda gülüşmelere neden olurken, bir sonraki ödülü vermek üzere kuliste bekleyen Cem Yılmaz sahneye fırlayıp adamı tebrik edip yerine dönünce salon kahkahaya boğuldu.
Özgü Namal’ın yerinde ben olsam, “Siz o broşu alın, Nurgül Hanım’a götürün” der ve reddederdim... Ama Namal öyle yapmadı, broşu alıp, sahneden öyle indi...


“Beyoğlu’nun yarısına
Sinan Çetin bakmıyor mu?”

Bu olayın ardından Nebahat Çehre’yle birlikte “En İyi Erkek Oyuncu” ödülünü açıklamak ve vermek üzere sahneye çıkan Cem Yılmaz, sahnede kaldığı birkaç dakika içinde herkesi gülme krizine soktu.
Partnerini “Yanımdaki genç kız sinemaya hevesli Nebahat Çehre” diye tanıtan Yılmaz, konuşmasına “Sayın Bakanım” diye başladı.Yılmaz’ın bu sözü herkesi güldürünce Yılmaz, Ertuğrul Günay’a dönüp, “Bu kahkaha size değil, bana... Çünkü daha isminizi söylemedim” dedi.
Yılmaz, ardından “Sayın Beyoğlu Belediye Başkanım ve Sinan Çetin” sözü yine salonda kahkahalara neden olunca ünlü şovmen “Yanlış bir şey mi söyledim? Beyoğlu’nun bir kısmına o bakmıyor mu?” deyip, Sinan Çetin’in Cihangir’in yarısını satın alıp “Sinangir”e dönüştüreceği şeklindeki haberlere gönderme yapmayı da ihmal etmedi.
Cem Yılmaz Nebahat Çehre ikilisi “En İyi Erkek Oyuncu” olarak “Kabadayı”daki rolüyle Şener Şen’i açıklayınca salondaki alkış tavan yaptı...
Dünya sineması için Hollywood neyse, Türk Sineması için de “Yeşilçam” o... Yeşilçam, çoktan hak ettiği bu ödüllere geç de olsa kavuştu...
Aslında bu alkışlar bir anlamda “Sezar’ın hakkının Sezar’a” teslim edilmesineydi...

26 Mart 2008 - Milliyet
ALİ EYÜBOĞLU - Alice

Hiç yorum yok: